Fatih SURUÇ

MÜCADELE HABER- Büyüklüğü ve tadıyla üne sahip Diyarbakır karpuzu, yok olma tehlikesi karşı karşıya kalırken, Diyarbakır Karpuz Festivali ise artık eski günlerini mumla arıyor. Diyarbakır karpuzu artık sadece sembolik olarak yapılan festival için yetiştiriliyor. Diyarbakır karpuzunun yetiştirilmesi ve işlenmesi için devlet desteğinin şart olduğunu belirten Diyarbakır Karpuz Yetiştiricileri Derneği Başkanı Adil Aydın, karpuzun kazancı olmadığı için üreticilerin karpuz yetiştirmeyi gittikçe bıraktığını savundu. Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu’nun karpuz üreticilerine 5 bin karpuz fidesi dağıtığını anımsatan Aydın, bunun kente bir ilk olduğunu söyledi.  

 

Bir dönem Bismil’de bulunan Domates Fabrikası’nın kapandığına değinen Aydın, Lice domatesi ve Bismil patlıcanının da en az Diyarbakır Karpuzu kadar önemli olduğu ve bu ürünlerin tescillenip çiftçiye bu konuda destek verilmesi gerektiğini belirtti. 

 

Konuya ilişkin Diyarbakır Karpuz Yetiştiricileri Derneği Başkanı Adil Aydın, sorularımızı şöyle yanıtladı:

 

 

Mücadele Haber: Sizi tanıyabilir miyiz?

Adil Aydın: Yaklaşık 1994 tarihinden beri festivallerle uğraşıyoruz. 1994’ten 2000 tarihine kadar birincilik, ikincilik ve üçüncülük, 2003’ten sonra sürekli birincilik bizdeydi. 2020 yılında 56 kilo 200 gram yetiştirdik ki bu 1947-1950 yıllarında yapılan en ağır gelen karpuzdu. Tabi ki o süreçte kayıt olup olmadığını bilmiyoruz ama en son olarak 56 kilo 200 gram 2020 tarihinden beri yetiştirilen en büyük karpuzdur.

 

DİYARBAKIR KARPUZUNUN ANLAMI

Mücadele Haber: Dernek çalışmalarından bahseder misiniz?

Adil Aydın: 2020 yılının Haziran ayında bu derneği kurduk, derneğin amacı kar amaçları gütmeyen sadece bu sektörü yaygınlaştırmak, yok olmaması için ileri ki yıllarda torunlarımıza Diyarbakır karpuzu budur sadece dememek için kurduk. Karpuzun yeşil rengi Diyarbakır’ı temsil ederken içindeki kırmızılığı ve tatlılığı Diyarbakır halkını temsil ediyor, büyüklüğü ise Diyarbakır’ın gönlünün zengin ve büyük olduğunu temsil ediyor. Diyarbakır’ı ve bu sektörü daha fazla tanıtmak daha çok çiftçiye hitap etmek adına ve daha farklı bir boyuta getirmek istiyoruz. Biz çiftçiye gübre yardımı ilaç yardımları ve fide yardımlarını biz üstlenerek Valimize, Belediye Başkanıza ve Tarım İl Müdürümüze ileterek hatta tohumu biz kendimiz verdik. Sağ olsunlar fideyi onlar yetiştirdi bizler dağıttık.

 

“KARI DÜŞÜK OLDUĞU İÇİN İNSANLAR BIRAKMAYA BAŞLADI”

Mücadele Haber: Diyarbakır karpuzu neden eskisi kadar üretilmiyor?

Adil Aydın: Üye sayımız Diyarbakır’da eski zamanlarda geçimini sağlayan 40- 50 aile var iken son süreçte aileler maalesef yok olmaya başladı. Bunun sebebi ise Diyarbakır’da eski zamanlarda Sur bölgesinde yaşayan ailelerimiz bir evde 4-5 aile kalırdı bunlar büyük bir karpuz alır keser paylaşırdı ama biliyoruz ki şuan ki sistemde aileler çekirdek aileye dönüştü. Kimsenin 40-50 kiloluk karpuzu alma gücü yoktur. O anlamda biraz düşüş yaşandı. Kar amacı eksik olduğu ve düşük olduğu için insanlar bırakmaya başladı bu mesleği. Biz de direttik çiftçiye bilgi verdik bu konu da üye sayımız giderek artmaya başlıyor. Geçen seneki üretimde 10 aile varken bu seneki yapılan istatistiğe göre 40 aileye ulaştık.

 

 

DİYARBAKIR KARPUZ FESTİVALİ 

Mücadele Haber: Diyarbakır karpuzu sadece festivallerde boy gösteriyor bu konu hakkında düşünceleriniz nelerdir?

Adil Aydın: Diyarbakır’da eskiden festival yapıldığı zaman konser verilerek etkinlik yapılarak yurt dışında yurt içinde misafir çağırılarak yapılırdı. Diyarbakır’da en son sanırım 2013 yılında bir etkinlik yapıldı. Şehir stadyumunda sanatçılar getirildi, on gözlü köprüye gidildi, yürüyüşler yapıldı, çocuk güzellik yarışmaları yapıldı, güzellik yarışmaları yapıldı, karpuz yeme yarışması yapıldı. Sonrasında ise güvenlik nedeniyle yapılmadı. Sonrasında yapılan festivalde eskisi gibi olmadı. Bu yıl da pandemi süreci olmazsa Valimizin de talimatları doğrultusunda festival eski zamanlarda olduğu gibi dışarıdan misafirler davet edilerek bir nevi Diyarbakır tanıtılacak ve Diyarbakır karpuzu da değerine değer katmış olacak diye düşünüyorum. Ayrıca Diyarbakır Valimiz Münir Karaloğlu tarafından İlk defa 5 bin karpuz fidesi çiftçilere Ziraat Tarımsal Araştırma tarafından dağıtıldı. Bu fideleri alıp direkt arazilere ektik.

 

“DEVLETİN ARAZİLERİNİ ALIP ÇİFTÇİLERE DAĞITMAK”

Mücadele Haber: Diyarbakır karpuzu sadece festivallerde değil tezgâhlarda da boy göstermesi için ve sayısının artması açısından çözüm önerileriniz var mı?

Adil Aydın: Bugün bir çiftçinin tarlayı tutma maliyeti gücü yoktur. 10 dönüm tarlayı tuttuğu zaman üzerindeki maliyet ve mazotu hariç 15 bin TL’ye mal edilecek ve çiftçinin buna gücü yoktur. Benim birinci tavsiyem devletin şu an da boş arazileri, karpuza uygun olan arazileri işgal edilmiş durumda devlet 300-400 dönümü bu insanlara vererek ilaç yardımı, mazot yardımı, gübre yardımında bulunarak bunu hem tezgâhlar da hem de satış noktalarında bulundurması için bu maddi imkânlara dayanıyor bu imkânlar çiftçilere tanıtılırsa bu ürünler tezgahlarda rağbet görür. İleri ki aşamalarda hedefimiz devletin arazilerini devletten alıp çiftçilere dağıtmak. Kira almadan onlara tahsis edebilme noktasında hedefimiz ve ilk amacımız budur. Diyarbakır Valimiz eğer bu konuda bizlere yardımcı olursa Diyarbakır karpuzu eskisi gibi farklı boyutlara gidecek farklı statülerde yer alacaktır.

 

 

“KARPUZ SUYU VE PESTİLİ”

Mücadele Haber: Karpuzu işletme noktasında neler yapılabilir?

Adil Aydın: Diyarbakır karpuzu ve aroması tadı Adana karpuzundan daha fazla yediğin zaman elinde bir şiire bırakır. Sadece Diyarbakır karpuzu değil karpuzdan neler elde edilebilir? Birincisi karpuz suyu, ikinci olarak karpuz pestili bunlar yapılabilir. Karpuzun kabuğundan yem de yapılıyor. Mesela reçel de yapılabilir. Bunları Diyarbakır ekonomisine de katkısı çok. Belediye bu konuda destek sağlarsa küçük bir şeyden büyük bir şey çıkarabiliriz. İmkânlar bize verilirse biz onu da işleriz imkânlar verildiği sürece fikir ve projelerimiz çok fazla ama desteklenme noktasında sıkıntı yaşıyoruz. Buradan iş adamlarına da sesleniyoruz karpuz yetiştirenlere destek verin en azından bir gönül ve selam vermeniz bile onlar için bir destektir.

 

LİCE DOMATESİ VE BİSMİL PATLICANI

Mücadele Haber: Diyarbakır da tescillenmesi gereken başka neler var?

Adil Aydın: Lice domatesi tescillenmesi ve desteklenmesi gerekiyor. Bu bölgede yetişen irili ve yaklaşık 1 kg gelen bir dönem Lice’de 1980’li yıllarda sanırım salça fabrikası vardı. Onun aroması ve ekşi oluşu dünyaya hitap ediyordu ama güvenlik nedeniyle kapandı. Bismil patlıcanı mesela meşhurdur. Aroması ve lezzetti de farklıdır. Eskiden Şanlıurfa’dan gelip patlıcanı alıp götürüp patlıcan kebabı yapıyorlardı. Elmiye’nin başka bir kavunu var, külahlı ve dilimli ve Azizo kavunu da tescilli ürünler arsına girmesi lazım hem lezzeti hem de tadı kesme şeker tadındadır. Sadece bunlar tescillenmesi ile kalmayıp desteklenmesi de lazım. Lice domatesi mesela fidesi dağıtılır ve gerekli destekler yapılırsa orda bir salça fabrikası kurulur ve ekonomi istihdam olarak da çok gelişmiş oluruz.

Editör: TE Bilisim