Yaklaşık 12 bin yıllık tarihiyle onlarca medeniyete ev sahipliği yapan peygamberler ve sahabeler diyarı Diyarbakır, geçmişin izlerini taşıyıp yerel halk tarafından parmakla gösterilen isimlerini yeniden hatırlıyor. Mitannilerden Mervanilere, Abbasilerden Artuklulara, Eyyubilerden Akkoyunlulara, Büyük Selçuklulardan Anadolu Selçuklulara, İnaloğulları ve Nisanoğullarından Osmanlı’ya kadar birçok uygarlığın iz bıraktığı bu kadim şehir, sadece tarihi ve kültürüyle değil, aynı zamanda yetiştirdiği beyefendi kişiliklerle de hafızalarda yer ediniyor.
ONLARI ÖZEL KILAN GÖREVLERİ DEĞİL, AHLAKİ DURUŞLARI
Diyarbakır’ın ekonomik ve sosyal yaşamında derin izler bırakan ve bir zamanlar “şehrin beyefendileri” olarak anılan isimler arasında; Çelebi Eser, Ali Kahraman, Mehmet İçkale, 1970’li yılların Diyarbakırspor kurucu başkanı Nejat Cemiloğlu ve kulübün merhum teknik direktörü Atilla Bilgin gibi değerli şahsiyetler bulunuyor.
Bu özel isimler, sadece görevleriyle değil, sergiledikleri ahlaki duruş, nezaket, sevgi ve saygı dolu yaklaşımlarıyla da çevrelerinde büyük takdir topladı. Diyarbakır’ın ruhuna işlemiş manevi değerleri yaşam tarzına dönüştüren bu isimler, toplumsal ilişkilerde örnek alınan davranış biçimleriyle hatırlanıyor.
Öte yandan, kentin geçmişine damga vuran bu şahsiyetler, Diyarbakır’ın yalnızca tarihi değil, insanî yönünü de temsil etmeye devam ediyor. Manevi mirasın kuşaktan kuşağa aktarılması adına bu kıymetli isimlerin anılması, şehre duyulan aidiyet ve saygının da önemli bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
