Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, toplumsal cinsiyet eşitliğini tüm hizmet alanlarında temel ilke olarak benimseyerek kadınların istihdam hakkını güçlendiren adımlar atmaya devam ediyor. Ulaşımda konforu artırmak ve kent içi erişimi kolaylaştırmak amacıyla filosuna 49 yeni otobüs ekleyen Büyükşehir Belediyesi, bu süreçte kadınların kamusal alanda görünürlüğünü artıracak önemli bir uygulamayı da hayata geçirdi.
12 KADIN ŞOFÖR
Yeni araçlarla birlikte artık kent içi toplu taşımada, 40 gün boyunca eğitim alan 12 kadın şoför görev alacak. Kadınların yıllardır ayrımcılığa uğradığı, “erkek işi” olarak görülen ulaşım sektöründe yer almaları, hem istihdam hakkını hem toplumsal eşitliğin güçlenmesini hem de ulaşım alanında yeni bir dönemi beraberinde getirecek.
“BU İŞİ YAPMAK İSTEYENLERE ÖRNEK OLMAK İSTİYORUZ”
Kadın sürücülerden Şenay Kürekçi, “Kadının elinin değdiği her yer güzelleşir” sözünün ulaşım alanına yansıyacağına dikkat çekerek, “Bence şehrimizdeki trafik sıkıntısı, insanların birbirine yaklaşımı kadın direksiyon başında olduğu için daha kibar bir hal alacak. 12 metrelik bir otobüsü sürmek zor, biz o zoru başardığımızı herkese göstermek istiyoruz, bu mesleği yapmak isteyen herkese de örnek olmak istiyoruz” dedi.
“KADININ GÖRÜNEBİLECEĞİ HER ALANDA GÖRMEK BİZİ MUTLU EDİYOR”
Belediyenin böyle bir projeyi hayata geçirmesinin çok önemli olduğuna dikkat çeken Bahar Aydın, “Kadının bu alanda görünür kılmaları bizim için çok kıymetli. Projeye başvurdum, 40 günlük bir eğitim gördük, bu bizim için çok kıymetliydi. Eğitimcilerimiz bizlere gereken özeni gösterdiler. Kadını görünebileceği her alanda görmek bizi mutlu ediyor. Diğer kadınlara örnek olacağımızı düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
“ZORU BAŞARAN İNSANLARIZ”
İlana sosyal medyada denk geldiğini ifade eden Menekşe Şen, dönüş alınca büyük bir şok ve mutluluk yaşadığını aktardı. Hem heyecan hem de şaşkınlık duygusunu iç içe yaşadığını belirten Şen, “Daha önce özel sektörde muhasebe departmanında çalışıyordum. Şimdi baba mesleğine geçtim” dedi. Kadınların ulaşım alanında yer alması ile birlikte en çok empati duygusunun hayata geçeceğini vurgulayan Şen, “Kadınların empati kurma yetisi daha yüksek. Her yaşa, her kesime daha anlayışla yaklaşabilecek kapasitede. Zoru başaran insanlarız, bence sayımız artacak” ifadelerini kullandı.
“EN GÜZEL ŞEKİLDE YAPABİLECEĞİMİ DÜŞÜNÜYORUM”
Azize Tekin ise okul öncesi öğretmenliği yaptığı sırada projeyi gördüğünü ve projenin kendisine göre olduğunu düşündüğünü söyledi. “Kadınların her alanda olduğunu destekleyeceğimi ve kadınlara bir özgüven sağlayacağımı düşündüm” diyen Tekin, kadınların her alanda artık özgür bir şekilde çalışabileceğini ve erkek egemenliğe boyun eğmediğini dile getirdi. Tekin, “Kadınların her alanda olması bizim için çok büyük bir mutluluk. Bu projeyi destekliyorum ve en güzel şekilde yapabileceğimi düşünüyorum” diye konuştu.
“TABULARI YIKMAK İÇİN BURADAYIZ”
Asıl mesleğinin öğretmenlik olduğunu belirten Gülten Sulucan da diğer kadınlar gibi projeyi sosyal medyadan gördüğünü ifade etti. “8 kardeşin en büyüğüyüm, bugüne kadar sürekli zorluklarla karşılaştık. Kadın olmanın getirdiği zorlukların yanı sıra köyde yaşamın zorlukları başka oluyor” diyen Sulucan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz bütün tabuları yıkmak için buradayız. Biz kadınlar her alanda var olmak istiyoruz, bu alanlarda direnmek zorunda kalıyoruz.”
“EĞİTİM SÜREÇLERİMİZ ÇOK GÜZEL GEÇTİ”
Her gün belediyenin önünden geçtiğini ve projeyi belediyenin önündeki billboardlarda gördüğünü söyleyen Rojdan Sarı, projeye “Ben bu işi yaparım” diyerek başvurduğunu dile getirdi. Sarı, “Çok da güzel oldu, eğitim süreçlerimiz çok güzel geçti” diye belirtti.