Olay, 29 Mayıs 2021 tarihinde Diyarbakır’ın merkez Kayapınar ilçesi Medya Mahallesi 68. Sokak'ta meydana geldi. İddiaya göre, olayın yaşandığı kahvehanenin yakınında oyun oynayan iki çocuk kendi aralarında kavga etti. Söz konusu çocuklardan biri kahveci F. E.’nin oğlu diğer çocuk ise pazarcı S.Y.’nin yeğeni idi. Yeğen kavgayı amcası olan pazarcıya haber verdi. Olay yerine gelen pazarcı ve kahveci arasında çıkan tartışma çevredekilerin araya girmesi ile yatıştırıldı. Tarafları barıştırmak için bekleyenler arasında İsa Ekin de kahvenin yakınındaki parkta oturuyordu. S.Y. adlı pazarcı barışma adıyla yakınlarını aradı ve iki arabanın içinde bulunan silah, demir, levye ve satırlarla kahvenin yakınında bulunan gruba saldırdı. Tartışma büyüyerek silahlı kavgaya dönüştü. Kavganın büyümesi ile olay yerinde bulunan 4 çocuk babası 40 yaşındaki İsa Ekin önce silahlı yaralandı, sonra levye ile vahşice öldürüldü.
İSA EKİN DE VEFAT ETTİ
Olay yerine gelen kadın kuzen ise İsa Ekin’i o halde görünce fenalaşarak kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.
4 YIL GEÇTİ: CEZALAR VERİLMEDİ
İsa Ekin’in ölümüne ilişkin 2 kişi tutuklandı, ancak olayın üzerinden 4 yıl geçmesine rağmen, tutuklu sanıklar için henüz ceza henüz verilmedi. 4 yıl önce işlenen cinayet, maktül İsa Ekin’in ailesini derinden sarstı. O günden bu yana geçen süre zarfında, cinayeti işleyen sanıklar tutuklanmış olsa da, adaletin tecelli etmesi noktasında hala belirsizlikler sürüyor.
Eşinin öldürülmesinden sonra hukuk mücadelesi başlatan eş Sevda Ekin, tutukluların ceza alması için mücadelesini sürdürdü. 4 yılı aşkın süredir devam eden davada zanlıların cezaları kesinleşmedi.
DAVA YARIN
Yarın (25 Haziran) görülecek davada karar verilmesi için çağrı yapan mağdur eş Sevda Ekin, Mücadele Gazetesi’ne açıklamalarda bulundu.
Ekin, “Eşim bir çocuk kavgasında hiçbir suçu yokken acımasızca öldürüldü. 4 yıldır hukuk mücadelesi veriyorum. Dava sürekli erteleniyor. Ben ve çocuklarımın bu süreci kaldıracak psikolojimiz kalmadı. Eşim ufak bir çocuk kavgasında hiçbir suçu yokken canice hislerle önce silahla vuruldu ardından yerde yaralı durumda iken başına aldığı demir levye darbeleri ile can verdi. Ve öldürenler ile birlikte olayı başlatan kişilerin cezalarının verilmemesi, söz konusu davanın sanıklarının raporlarının tamamlanmaması ve ertelenmesi ailecek canımızı yakıyor. Eşim bu şekilde ölmeyi hak etmedi.
Artık silahların konuşmadığı, kalemin ve adaletin konuştuğu huzur dolu bir ortam için hukuk mücadelemi Diyarbakır’daki tüm kadınlar adına veriyorum. Bu mücadeleyi başlatırken adalete olan inancıma güvenerek bölgenin kadınları adına verdim. Bir kadına umut olabilirsem ne mutlu bana.
“YASIMI TUTMAYI UNUTTTUM: ADALET ARIYORUM”
Bir üniversitede yüksek lisans eğitimini sürdüren Tarih Öğretmeni Sevda Ekin, çocuklarına hem anne, hem baba olmaya çalışıyor. Çocuklarının bakımını tek başına sürdüren Ekin, eşinin ölümü sonrası hayat mücadelesini de sürdürüyor. Eşini kaybettiğinde lisans ikinci sınıf öğrencisi mağdur Sevda Ekin bu süre zarfında lisans eğitimi tamamlamış, yabancı dil eğitimi almıştır. Anne ve çocukları, 25 Haziran 2025 tarihinde görülecek davanın bir sonuca varılmasını bekliyor:
“Eşimin ölümü sonrası yas tutmak yerine kaleme sarıldım. Eşimin yasını tutmayı bıraktım. Yıllarca adliye koridorlarında, orada burada hayat mücadelesinin peşine düştüm. Derdim, bu insanlarına ceza alması. Ve en yüksek şekilde yargılanması. Çocuklarımı tek başıma büyütüyorum. En küçük kızım babamızı kaybettiğinde 4 yaşındaydı. Babasını hatırlamıyor bile.”
Suçluların en ağır şekilde cezalandırılması, olay günü olayı başlatan, planlayan sanıkların yargılanması ailenin içindeki yangının sönmesini sağlayacak.
