Devrim AKTÜRK

MÜCADELE- Diyarbakır’ın merkez Sur İlçesi Lalebey Mahallesi Bey Sokak’ta 2 katlı evi bulunan, tapusunun vefat eden eşi adına olan ve Sur olaylarından dolayı yaşadığı evi terk etmek zorunda kalan Zübeyde Turan, Sur Belediyesi tarafından evinin metruk yapı gösterilerek yıkılacağını, bununla beraber kendilerine evinin yıkılması karşılığında herhangi bir paranın verilmeyeceğini söyledi. Sur olaylarından sonra evine geldiğinde tapusunu çöpte bulduğunu, evindeki kapı, pencere, mutfak ve elektrik eşyalarının hırsızlar tarafından çalınıp yağmalandığını, eşinin de vefat etmesinden dolayı kiralık bir evde ayda 700 TL ödeyerek yaşadığını anlatan Turan, “Bu evimiz 2 katlıdır, tapusu vardır ve evim eşime aitti. Ancak eşim vefat etti. Sur’daki olaylardan dolayı biz evimizi terk etmek zorunda kaldık. Bundan bir ay evvel komşum bana, yetkililerin gelip evimi yıkacağını söyledi. Bununla alakalı ben çabaladım ve belediye ekipleri bana 15 gün mühlet vererek evimi onarabildiğim kadar onarmamı, eğer evim onarılmazsa yıkacaklarını belirtti. Şimdi de evimin tam olarak onarılamadığını ve bundan ötürü de yıkacaklarını söylüyorlar. Fakat ben 15 günde anca evimin içini temizledim ve bir kısım yerlerin boyasını yapabildim. Evimin dış kapısı takılı, dış taraftaki duvarda da penceremin sacı takılı haldedir. Bundan ötürü de dışarıdan kimse evimi kötü amaçlarla kullanamaz. Evimin yıkılmasını istemiyorum.” Dedi.

 

Sur Belediyesi’nde görüştüğümüz bir yetkili, evde herhangi bir yapı kapısının, penceresinin, duvarlarının olmamasının, yapının metruk ve adının harabe olduğunu gösterdiğini, yapıda herhangi bir taşıyıcı özelliğin olmadığını, ayrıca bakıldığında orada her türlü kötü amaçlı kullanımın olduğunu söylerken, TMMOB Mimarlar Odası Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Ferit Kahraman ise, sosyal devlet anlayışından bahsedildiğinde Sur Belediyesi’nin Turan’a destek ve imkan sağlamak zorunda olduklarını, ancak tam tersi bir durumla yıkmayı uygun gördüklerini, evin müstakil konut olarak geçtiğini, o alanlarda komutlaştırma kararları alındığı için, ev yıkıldıktan sonra herhangi bir ev veya yapım çalışması izninin verilmeyeceğini aktardı.

 

 

“BU BİR ZULÜMDÜR!”

Sur Belediyesi’nde görüştüğümüz bir yetkilinin, Zübeyde Turan’ın kendi evine 6-8 yıldır hiç gelmediğini söylemesi üzerine Turan, “Evet, olaylardan sonra evime gelemedim. Çünkü evimin belli başlı yerlerinde yapacağım tadilatın parasını bulamadım. Burada elektrikler kesik, sular ise akmıyor. Ancak yakın zamanda borç harç ederek evimin boyasını ve belli yerlerde harcını yaptım. 15 gündür ben, torunum, oğlum ve gelinim evimizin temizliğini ve boyasını yapmaya çalıştık. Bu bir zulümdür. Yetkili bir numara beni arayıp evimin yıkılacağını söylüyor. Bu kişi kalbimin olduğunu, yaşlı olduğumu söylemeden beni arıyor. Bugün de birileri gelip bana yaptığım harcamaları, yani yaklaşık bin ila bin 500 TL arası giden masrafımı vermek karşılığında çıkmamı, kabul etmesem dahi yıkacaklarını söyledi. Ben korkudan ne diyeceğimi bilemiyorum. Bayrı evimi yıkıyorlar, o zaman evimi satın alıp hakkımı versinler. Evim 200 bin TL ediyor ama madem yıkacaklar 150 bin TL’ye alsınlar. Ancak para verseler bile benim gönlüm yıkılmasından yana değildir. 15 gündür çalışıp çabalıyoruz günah değil midir, yazık değil midir? Ben 700 TL kira parası ödüyorum. Evimi yaparsam bu kirayı ödemek zorunda değilim. Olaylardan sonra evime gittiğimde tapumu çöpte buldum.” diye konuştu.

 

“EVİNDE KÖTÜ AMAÇLI KULLANIMLAR BULUNUYOR”

Konuyla ilgili olarak Sur Belediyesi’nde görüştüğümüz bir yetkili evin metruk yapıda olduğunu aktararak, “Evinde kötü amaçlı kullanımlar bulunuyor. 6-8 yıldır evi boş ve kötü amaçlı kullanımlar var. Emniyetten gönderilen yazılar bizde. Kendisine evinin normal haline döndürülmesi için süre de tanıdık. Bununla ilgili olarak herhangi bir işlem de yapmadık. Bizim de o evi metruktan çıkarıp yıkmak için elimizde başka çare kalmadı. Tapunun olup olmaması, yapının harabe olup olmaması anlamını taşımıyor. Bir yapının kapısı, penceresi, duvarlarının olmaması, bu yapının metruk ve adının harabe olduğunu gösterir. O yapıda herhangi bir taşıyıcı özellik yok. Ayrıca baktığınızda oranın her türlü kötü amaçla kullanıldığını görürdünüz.” şeklinde konuştu.

 

“BU VATANDAŞIMIZA DESTEK VE İMKAN SAĞLAMAK ZORUNDALAR!”

Temmuz ayında da bu konularla ilgili olarak açıklama yaptıklarını söyleyen TMMOB Mimarlar Odası Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Ferit Kahraman, “2016 yılından bugüne devam eden tarihi ve kültürel yapıların tahribin ne yazık ki halen devam ettiğini söylemiştik. Sur Belediyesince kentsel sit alanı içerisinde kalan farklı mahallelerde bulunan 63 Adet yapıya ilişkin 'Genel güvenlik ve asayiş bakımından tehlike arz ettiği gerekçesi ile’ yıkım kararı alınmış ve yıkım işlemlerine başlanmıştı. Bu teyzemizin durumuyla alakalı olarak ise, orada 5 yıldır kimseler yaşamıyor. Hırsızlar girip kapıyı çalmış, pencereyi çalmış, elektrik ve su yok. Orada bir insanın yaşamasına yönelik herhangi bir imkan ve ihtimal yok. Teyzenin bir imkanı olsa, gidip kirada oturup kalmazdı. O evi yapar onarırdı. Şu anda o evin yapılması için 50 bin TL’lik bir paranın olması gerekiyor. Peki, kim bu parayı teyzeye verecek?

 

Sosyal devlet anlayışından bahsediyorsak, bu vatandaşımıza destek ve imkan sağlamak zorundalar!

 Ancak tam tersi yıkmayı uygun görüyorlar. O ev bir müstakil konut olarak geçiyor. O alanlarda komutlaştırma kararları alındığı için, ev yıkıldıktan sonra herhangi bir ev veya yapım yapma izni vermeyecekler. Bundan dolayı zaten mağdur olan bir aile var. Bu mağduriyet daha da artacaktır. Bunu tapusu olsa bile yapıyorlar.” Dedi.

 

“EVİNDE KÖTÜ AMAÇLI KULLANIMLAR OLMADI”

Sur Belediyesi’nde görüştüğümüz bir yetkilinin, evin kötü amaçlarla kullanıldığını belirtmesi iddiası üzerine bilgisine başvurduğumuz Turan’ın komşuları, “Evinde kötü amaçlı kullanımlar olmadı. Sadece hırsız teyzemizin kapı ve pencerelerini çaldı. Bu hırsızlık ise Sur Olayları sırasında gerçekleşti. Bunun dışında teyzemizin dış kapısı kapalı ve kilitli halde olduğu gibi, dışarıya bakan penceresi ise sac şeklinde demir korkuluklarla kapalı haldedir. Yani kötü amaçlı kullanacak birinin bu metruk yapıya girmesi imkansızdır.” Dediler.

Editör: TE Bilisim