Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi Rojin Kabaiş’in (21) şüpheli ölümü halen aydınlatılmadı. Adli Tıp Kurumu (ATK) raporuyla tespit edilen iki erkeğe ait DNA’ların kime ait olduğu soruları halen cevaplanmazken, Van ve Diyarbakır Baroları, Kabaiş ailesinin avukatları ile Adalet Bakanlığı’nın ATK’den talep ettiği ek raporun da dosyaya konulduğu öğrenildi. Edinilen bilgilere göre; bir süre önce gönderilen ek raporda ATK’nin ilk raporda ifade ettiği bulaş ihtimalinin bertaraf edildiği ortaya çıktı. Bundan sonra savcılığın şüphelendiği kişiler yönünden değerlendirme ve DNA karşılaştırması yapacağı bilgisine ulaşıldı.
DNA’NIN BULAŞ OLMADIĞI KESİNLEŞTİ
Raporda daha önce bulaş ihtimalinin olabileceğini ifade eden ATK, ek raporunda ise otopside bulunan, cenaze bulunduğu sırada orada bulanan, cenazenin hastaneye taşınması sırasında yer alanlar ile Rojin Kabaiş’in irtibat kurduğu (üniversite ve diğer arkadaşları vb.) kişilerin yer aldığı 134 kişiden DNA örneklerinin alındığına dikkat çekti. Yapılan DNA eşleşmelerinde Rojin Kabaiş’in vücudunda bulunan iki DNA örneğinin 134 kişiden alınan DNA ile eşleşmediği için bulaş ihtimalinin ortadan kalktığını raporladı. Yani bu tespitle birlikte söz konusu bulunan DNA’ların bulaş değil, bulaş olabilecek kişilerin dışında birilerine ait olduğunu kesinleştirdi.
ŞÜPHELİ YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME YAPILACAK
Bu raporla birlikte artık savcılığın şüphelendiği kişiler yönünden değerlendirme ve DNA karşılaştırması yapacağı öğrenildi. Raporun ardından en temel çekince noktası ise dosyanın bir belirsizliğe sürüklenebileceği. Hukukçular, dosyanın açıklığa kavuşturulması için en önemli donenin Rojin’in telefonundan çıkacak olan bilgiler olacağını ifade ediyor.





