Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü 1'inci sınıf öğrencisi Diyarbakırlı Rojin Kabaiş, 27 Eylül'de kaldığı yurttan çıktıktan sonra kaybolmuştu. Kabaiş'ten haber alınamaması üzerine arama çalışması başlatılmıştı. Rojin'in cansız bedeni, 15 Ekim'de İpekyolu ilçesindeki Mollakasım Mahallesi sahilinde bulunmuştu.

Diyarbakır’da baba ölmüştü: Oğlu, kardeşi ve yeğeni hakkında karar verildi!
Diyarbakır’da baba ölmüştü: Oğlu, kardeşi ve yeğeni hakkında karar verildi!
İçeriği Görüntüle

Van Üniversitesi'nden ‘Rojin Kabaiş’ Iddialarına Yanıt!

“O İKİ GÜVENLİK GÖREVLİSİ...”
Kızı Rojin’nin ölümüyle ilgili şüphelerini dile getiren Nizamettin Kabaiş, “Katillerin bulunması için sonuna kadar mücadele edeceğini” söyledi. Nizamettin Kabaiş, kesin bir dille, "Yüzde yüz eminim ki kızım intihar etmedi. Bana inanmayan o kurumlara hakkımı helal etmiyorum. Kızımın öldürüldüğünü biliyordum. Şüphemiz, üniversitedeki o güvenlik güçlerinden yana. Son görüldüğü yerde güvenlik kulübesi var. Orada devriye geziyorlar. O iki güvenlik görevlisi görevden bile alınmadı. Van'daki üniversite öğrencilerinden hiçbir şüphem yok. O günden beri ne gecemiz gece ne de gündüzümüz gündüz" dedi.

Rûdaw TV bültenine katılan Kabaiş, yetkililerin en başından itibaren olayın intihar olduğu konusunda ısrar ederek olayın üstünü kapatmaya çalıştığını iddia etti. Nizamettin Kabaiş, "Onlar ne kadar ısrar ettiyse ben de o kadar ısrar ettim ve ‘Hayır, kızım intihar etmedi’ dedim. Dosyaya gizlilik kararı koydular. Avukatların dahi dosyadaki bilgileri açıklayamıyor. Ama ben dosyada yer alan bilgilerin hepsini kamuoyu ile paylaştım. Böylece kızımın vücudunda iki erkeğe ait DNA bulunduğu kamuoyu tarafından öğrenildi” diye konuştu.

Nizamettin Kabaiş ayrıca, kızının cesedinin bulunduğu yerde yeterli ve kapsamlı bir inceleme yapılmadığını ve birçok delilin göz ardı edildiğini belirtti.

Kaynak: Rüdaw