Diyarbakır Su ve Kanalizasyon İdaresi (DİSKİ) Genel Müdürlüğü, ALO 153 üzerinden gelen bir ihbarı değerlendirerek merkez ilçelerden birindeki bir sitede içme suyunun koku ve bulanıklık nedeniyle kullanılmadığı yönündeki şikâyet üzerine harekete geçti. Su Tesisleri Daire Başkanlığı koordinasyonunda, İçme suyu Arıtma Tesisi ve Laboratuvarlar Şube Müdürlüğü ekipleri kısa sürede olay yerine intikal etti.
Ekipler tarafından su deposu ve depoyu besleyen şebeke bağlantısından alınan numuneler, ön kontrol testlerine tabi tutuldu. İlk verilerde şebeke suyunda olumsuzluk görülmezken, depo hattındaki numunelerde kalite bozulması tespit edildi. Detaylı tetkikler için numuneler, DİSKİ’nin akredite laboratuvarına gönderilerek kimyasal, fiziksel ve bakteriyolojik analizler yapıldı.
ANALİZLER NET: SORUN ŞEBEKEDE DEĞİL, BİNANIN DEPOSUNDA
Sonuçlara göre şehir şebekesinden gelen içme suyu standartlara uygunken, kirliliğin kaynağı olarak da binanın su deposunda biriken bakteriyel yük olarak belirlendi. Koliform bakterilerde artış ve bulanıklık değerlerinde yükselme tespit edildi. Bu durum, deponun uzun süredir temizlenmediğini gösterdi.
DİSKİ ekipleri hem şebekeden binaya giren hatlardan hem de binanın su deposundan örnek alarak karşılaştırmalı analizler gerçekleştirmektedir. Bu testlerde genellikle şebeke suyu temiz çıkarken, bakımı yapılmayan bina depolarından alınan numuneler hijyen açısından uygun bulunmamaktadır.
Şikâyetin geldiği sitede olduğu gibi, DİSKİ’ye ulaşan benzer ihbarların büyük bölümü, ishal ve mide rahatsızlıkları yaşayan yurttaşların içme suyuna dair kaygılarıyla ilgilidir. Yapılan tespitler, bu sağlık sorunlarının çoğunlukla binalardaki depo sistemlerinin bakımsızlığından kaynaklandığını ortaya koymaktadır.
“DEPOLARIN TEMİZLİĞİ, TOPLUM SAĞLIĞI İÇİN ZORUNLUDUR”
Konuya ilişkin açıklama yapan DİSKİ Su Tesisleri Daire Başkanlığına bağlı İçmesuyu Arıtma Tesisi Laboratuvarlar Şube Müdürü Serhat Açan, şu değerlendirmede bulundu:
“İçme suyu Arıtma Tesisimizden çıkan su, günlük olarak fiziksel, kimyasal ve bakteriyolojik testlere tabi tutulmakta ve sürekli izlenmektedir. Bu olayda görülen kirlilik tesisle değil, binaya ait deponun uzun süredir temizlenmemesiyle ilgilidir.
Yurttaşlarımızdan ricamız, su depolarının en az altı ayda bir profesyonel ekiplerce temizletmeleridir. Bu sadece teknik bir sorumluluk değil, halk sağlığını ilgilendiren hayatî bir sorumluluktur.”
İÇME SUYU ŞEBEKESİ DÜZENLİ KONTROL ALTINDA
Açan, DİSKİ’nin içme suyu şebekesindeki denetim sistemine ilişkin şu bilgileri paylaştı: “Diyarbakır genelinde hizmet veren içme suyu şebekesi düzenli olarak izlenmektedir. Merkez ve ilçelerden alınan örnekler, her gün laboratuvarda analiz edilmektedir. Arıtma tesisinden alınan numunelere ek olarak şehirdeki farklı noktalardan bakteriyolojik ve kimyasal olmak üzere toplam 16 numune alınmakta olup numunelere mikrobiyolojik ve kimyasal analizler uygulanmaktadır.
Elde edilen veriler, suyun genel kalitesinin yüksek olduğunu ve tesis çıkışında sağlıklı şekilde dağıtıldığını göstermektedir. DİSKİ; yalnızca merkezde değil, kırsal mahallelerdeki su kalitesini de aynı titizlikle takip etmektedir.”
“DEPO HİJYENİ, APARTMAN VE SİTE YÖNETİMİNİN SORUMLULUĞUDUR”
Serhat Açan, tüm bina yöneticilerini, site sorumlularını ve yurttaşları depo bakımına yönelik bilinçli davranmaya çağırarak şu uyarıda bulundu:
“Kentimize verdiğimiz içme suyu temizdir, analizlerle güvence altındadır. Ancak suyun musluktan sağlıklı biçimde akabilmesi için yalnızca tesis kalitesi yeterli değildir. Depo hijyenini sağlamak da apartman ve site yönetiminin sorumluluğundadır.
Lütfen altı ayda bir deponuzu temizletin. Bu, temiz ve güvenli içme suyu kullanımı için gereklidir.”
