Merkez Sur ilçesi Alipaşa Mahallesi’nde yaşayan yurttaşlar, tarihi evlerde yaşadıkları huzuru hiç bir yere değişmiyor. Mardin’den 60 yıl önce Diyarbakır’a yerleşen Gülay Kakız, (80) Bağlar ilçesindeki 20 yılının ardından Sur’un Alipaşa Mahallesi’ne yerleşti.
SUR OLAYLARINDA DA GİTMEDİ
Gülay Kakız, ilçede 2 Aralık 2015’te yaşanan Sur olaylarında evini terk etmeyerek, göç etmedi. Mahalleyi boşaltma kararlarına rağmen ilçeyi terk etmeyen Gülay Kakız, Sur'da yaşamını sürdürüyor. 6 çocuğu olan ve kentin en lüks yeri 75 Yol Semti'nde yaşayan Kakız’ın çocukları, annelerini yanlarına almak için birçok uğraş verse de anneleri Sûr'u lüks semtlere tercih etmedi.
“SUR'UN KÜLTÜRÜNÜ YAŞATALIM”
Apartmanda yaşamanın kendisi için “ölüm” anlamına geldiğini belirten Gülay Kakız, “Binalarda yaşayamam. Bana göre değil. Çocuklarım 75 Yol semtinde yaşıyor. Beni çağırıyorlar. Gitmiyorum. Bir gün onlarda kaldığımda bile nefesim daralıyor. Ben binalarda yaşayamam, buradaki komşuluk ilişkisi, tarih hiçbir yerde yok. Dayanışma duygusunun yoğun olduğu bir mahalledir. Aile gibiyiz. Mahallemiz Sur kültürünün yaşatıldığı bir mahalledir. Ölünceye kadar Sur'da yaşamak istiyorum. Tek istediğim buradaki tarihi evlerin tadilattan geçmesi ve Sur kültürünün yaşatılmasıdır” diye belirtti.
"TARİHİ EVLER YAZIN SERİN"
Gülay Kakız, mahalledeki dayanışma duygusunun apartmanlarda bulamayacağını vurgulayarak, “Apartmanlarda yaşayanların birbirinden haberi yok. Ölseler birbirlerinden haberi olmaz. Sur'da yaşayanlar birbirinin acısına da sevincine de ortak olurlar. İşlerimizi hep birlikte yaparız. Babaganuç, Tirşik (Güveç), biber közleme ve daha birçok işi birlikte yaparız. Yasımız olduğunda tüm komşular gelir. Onların olduğunda biz gideriz. En önemlisi toprağa yakınız. Apartmanların o soğuk duvarları gibi değil burası. Evlerin bahçesinde oturuyoruz. Tarihi evler olduğu için yazın da serin oluyor. Bu yaşamı sevdiğim için hiç bir yere gitmek istemiyorum" diye konuştu.