İnsan Hakları Derneği (İHD), çatışmalarda yaşamını yitiren asker, kayıp yakınları, sokağa çıkma yasaklarında yaşamını yitirenlerin aileleri, Roboskî Katliamı’nda ve PKK’lilerin ailelerini “Barışa Giden Yol: Hafıza ve Adalet” buluşmasında bir araya getirdi. Amed’in Yenişehir ilçesinde bulunan bir otelde yapılan buluşmaya İHD Eş Genel Başkanları Eren Keskin ve Hüseyin Küçükbalaban, İHD Onursal Başkanı Akın Birdal, Barış akademisyenleri da katıldı.

Diyarbakır’da konutta yeni dönem: 8 yıllık yasak kalktı!
Diyarbakır’da konutta yeni dönem: 8 yıllık yasak kalktı!
İçeriği Görüntüle

İHD Amed Şube Başkanı Ercan Yılmaz, “Kürt meselesinin uzun yıllardır çözümü için sivil toplum örgütleri de mücadele ediyor. Özelde 40 yıllık çatışmada, yaşanan şiddetin özneleriyle biraraya gelmek istedik. Barışa vesile olmasını diliyorum” dedi.

Buluşmada söz alan İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, “İnsan Hakları Derneği olarak 1986’da acılı bir süreçte kuruldu. 12 Eylül Darbesi’nde kurulan ilk sivil toplum örgütüdür. 1990’larda failli meçhul cinayetler döneminde ilk cinayet Vedat Aydın ile başladı. Sonrada çok çatışmalı, acılı bir süreç başladı” dedi.

MAKBULE KAYMAZ: "BARIŞ HEPİMİZE İYİ GELECEK"
Eren Keskin, 21 Kasım 2004 tarihinde Mardin’in Kızıltepe ilçesinde babası ile birlikte katledilen 12 yaşındaki Uğur Kaymaz’ın annesi Makbule Kaymaz’ın mesajını okudu.

Makbule Kaymaz’ın mesajı şöyle: “Başta sağlık problemlerimden ötürü aranızda olamadığım için özürlerimi iletiyorum. Barış için bir anne olarak, bu anlamlı konferansı düzenleyen, emeği geçen herkese yürekten teşekkür ediyorum. Burada bulunan herkesi, acısını yüreğinde taşıyan tüm şehit ailelerini sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Hayatını kaybeden tüm evlatlarımızı rahmetle, özlemle anıyorum. Ben bir Kürt annesiyim. Oğlumu daha 12 yaşındayken, babasıyla birlikte 13 kurşunla kaybettim. İkisinin mezarına sarılarak büyüttüm acımı. Bir annenin yaşayabileceği en ağır yükü taşıyorum yıllardır. Ama bu acının başka anaların yüreğine düşmemesi için buradayım. Barış için, birlikte yaşamanın yollarını aramak için buradayım. Artık ne Kürdistan'da ne de Türkiye'nin başka bir yerinde çocuklar öldürülmesin istiyoruz. Ne bir annenin daha yüreği yansın, ne bir çocuk mezarda büyüsün. Evlatlarımızı kaybettik, ama umutlarımızı kaybetmek istemiyoruz. Bizler artık gözyaşı değil, adalet, eşitlik ve barış istiyoruz. Çünkü barış, hepimize iyi gelecek.”

AYŞE BÜLBÜL: "BARIŞI DESTEKLİYORUM"
Eren Keskin, 2017 yılında çıkan çatışmada yaşamını yitiren Eren Bülbül’ün annesi Ayşe Bülbül’ün mesajını okudu.

Ayşe Bülbül’ün mesajı şöyle: “Bütün katılımcıları selamlıyorum. Sağlık sorunları yaşadığım için doktorum seyahate izin vermiyor. Bu nedenle aranızda olamadım. Ben barışı destekliyorum. Benim evladım şehit oldu. Başka annelerin yüreği yanmasın diye devletimizin ve milletimizin gittiği yoldan gidiyorum. Benim evladımın bedeninden 17 kurşun çıktı. Kaç bayramdır Erensiz geçiriyorum. Başka hiçbir annenin bayramlarını evlatsız geçirmesini istemiyorum. Toplantıya katılan herkese bu duygularımı iletmek istiyorum. Ben hala Eren'imden kalan tuşlu telefonu kullanıyorum. Yapmış olduğunuz bu çalışmayı çok kıymetli buluyorum. Başka annelerin evlatlarını kaybetmesine rıza gösteremem. Barışı savunmayayım da ne yapayım!”

İki annenin de acılarının birbirine benzediğine dikkat çeken Eren Keskin, “Bundan sonra umarım birbirlerimizin acılarına daha yakından tanıklık ederek, birbirimizi daha iyi anlayarak, gerçekten bu süreci sonuna ulaştırırız” dedi.

KÜÇÜKBALABAN: "UMARIM DEVLET DE GÖRÜR"
İHD Eş Genel Başkanı Hüseyin Küçükbalaban, “Annelerin duygularının aynı olduğunu bir kez daha görmüş olduk. Bunu bütün Türkiye’nin, devleti yönetenlerin bilmesinin önemini bir kez daha gördük” dedi.

1991-2024 VERİLERİ
Bu sürecin barışa evrilmesini temenni eden Küçükbalaban, “36 bin 400 kişi hayatını kaybetti. 26 bin 955 kişisi militan, asker, polis yaşamını yitirdi. Kürt sorununda yaşanan çatışmalı süreçte 9 bin 454 sivil, 2 bin 514 köy boşaltıldı. 1990-2023 arasında 3 bin 52 faili meçhul cinayet yaşandı. 3 bin 356 kişi yargısız infaz sonucu öldürüldü. Açılmış toplu mezar sayısı 31, iddia edilen toplu mezar sayısı 249, toplam mezar sayısı 280, tahmini 4 bin 5 insanın yaşamını yitirdiği düşünülüyor. MSB 24 Temmuz 2015 sonrası verilerine göre 42 bin 639 diye verdi. Bunlar can kaybı yerine gelmesi mümkün değil. Yeni canların kaybolmasını engellemek mümkün” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Haber Merkezi