DİSİDER Yönetim Kurulu Başkanı Akbaş, dünyada ve Türkiye’de daralan ticaret ile yaklaşık 3 ay süren asgari ücret tartışmalarının hem işvereni hem de çalışanı meşgul etmekte olduğunu söyledi.

Diyarbakır’da halk şikayetçiydi: Büyükşehirden kışlak çalışması Diyarbakır’da halk şikayetçiydi: Büyükşehirden kışlak çalışması

Süren bu tartışmanın olumsuz etki oluşturduğu gibi piyasanın güven ortamını ve iş barışını da bozduğunu belirten Akbaş, “Bu bağlamda asıl olan asgari ücretin artışı değil, piyasada fiyatlamanın denetimsizliğidir. Çünkü fırsatçılar asgari ücrete yapılacak artışın ertesi günü ürün ve hizmetlerde yapılan artışlarla kaşıkla verileni kepçeyle geri alacaklardır. Ahlak ve vicdan ile bağdaşmayan bu tutumun göz önüne alınarak sıkı bir denetime tabi tutulmasının asgari ücret artışından daha önemli olduğu hususunun altını çizmek isteriz” dedi.

Türkiye’de devam eden yüksek enflasyonun asgari ücretle çalışanları, bankalardaki yüksek faizin de işletmeleri ekonomik olarak daha kırılgan hale getirdiğini ve yaşam standartlarını ciddi ölçüde düşürdüğünü kaydeden Akbaş, “Bunları da göz önünde bulundurarak, gerek çalışan, gerek işverenleri yormayan iki tarafın da fedakârlık yaparak asgari ücret artışı üzerinde uzlaşma sağlanmasını bekliyoruz. Siyasi partilerimizin asgari ücret artışıyla ilgili makul açıklama yapmaları önem arz etmektedir. Aksi taktirde bu popülist söylemler iş barışını bozar, işletmelerimizi zor duruma düşürür. Çalışanları da işsiz bırakır. Unutulmamalı gemi batarsa limanın bir önemi kalmaz” ifadelerini kullandı.

Kaynak: İHA