Cemilpaşa Konağı Kent Müzesi'nde önemli bir söyleşi düzenlendi. Akademisyen M. Alişan Budak, "19. ve 20. Yüzyılda Diyarbekir Kentli Müzik Kültürü" başlıklı sunumuyla kentin makamsal müzik geleneğini katılımcılarla paylaştı.

Tarihi Konakta Diyarbakır'ın Müzikal Hafızası Konuşuldu! (2)

MAKAM MÜZİĞİNİN ÜÇ ÖNEMLİ MERKEZİ: DİYARBEKİR, HARPUT, URFA

Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı bünyesinde gerçekleştirilen söyleşide, Müzikoloji ve Müzik Teorisi Bilim Dalı Yüksek Lisans tezinden kesitler sunan Akademisyen Budak, Diyarbakır'ın müzikal geçmişine ışık tuttu.

Budak, tarihte bilinen isimleriyle Diyarbekir, Harput ve Urfa kentlerinin, makam müziği açısından Anadolu ve Yukarı Mezopotamya'nın en önemli merkezleri olduğunu vurguladı. Bu üç kentli müzik geleneğinin günümüze ulaşan örneklerinin, hem benzerlikler hem de ilgi çekici farklılıklar içerdiğini belirtti.

Tarihi Konakta Diyarbakır'ın Müzikal Hafızası Konuşuldu! (1)

YEREL MAKAMLAR VE COĞRAFİ ETKİLEŞİMLER ANALİZ EDİLDİ

Araştırmalarında yöreye özgü yerel bir müzik terminolojisinin de bulunduğunu ifade eden Budak, özellikle yörede ortak kullanılan bazı makamlara odaklandı:

Ortak Makamlar: Beşiri, İbrahimi, Kürdi, Muhalif ve Nevruz makamlarının tarihsel nazariyat kaynaklarındaki tarifleri araştırıldı.

Ezgi Analizi: Bu makamların Diyarbekir'e ait örnekleri "ezgi çekirdekleri metodu" kullanılarak detaylıca analiz edildi.

Coğrafi Benzerlikler: Budak, söz konusu makamların Harput ve Urfa'daki örneklerinin yanı sıra, Diyarbakır'ın etkileşim içinde olduğu Azerbaycan, İran ve Irak gibi çevre coğrafyalardaki kullanımlarına dair analitik bilgiler edindiğini kaydetti.

Ayrıca yöreye özgü çok katmanlı bir makam kurgusu ve bu kurgu üzerine inşa edilen müzikal türlerin/biçimlerin, komşu coğrafyalardaki makam müziği uygulamalarıyla benzer karakterde olduğunun tespit edildiğini ekledi.

DİYARBAKIR: TARİHTEN BUGÜNE DİNAMİK BİR KENT

M. Alişan Budak, sunumunda Diyarbakır'ın demografik ve sosyal değişim tarihine de değindi. Şehrin dinamik yapısının müzik kültürünü sürekli şekillendirdiğini belirterek:

"19. yüzyılın sonundaki salnamelere bakıldığında 35-40 bin kişilik bir şehir merkezi nüfusu olan Diyarbakır, 1915 olaylarında göç veren bir şehir oldu. Cumhuriyetin ardından Şeyh Sait isyanı, 60'lı yıllarda köyden kente göç ve 80'lerde köy yakmalardan dolayı göç aldı. Çok dinamik bir şehir olduğu için sadece belirli bir dönem üzerinde çalışarak müzikal örneklerden bahsedebiliyorum. Kendini yenileyen bir şehir. Bugünkü Diyarbekir müziğinde bambaşka makamlar, türler var. Müzik icra edilen mekanlar, müzik okulları var."

Diyarbakır’da kuraklık riski: Son 1 yıldır alarm veriyor!
Diyarbakır’da kuraklık riski: Son 1 yıldır alarm veriyor!
İçeriği Görüntüle

Budak, sunumunu Ankara Devlet Konservatuvarı derlemelerinden oluşan kayıtları dinleterek zenginleştirdi ve Diyarbakırlı sanatçılar hakkında bilgiler verdi.

Söyleşi, katılımcılardan gelen soruların cevaplanmasının ardından sona erdi.

Kaynak: Bülten