Diyarbakır’ın 1967 yılına ait Mücadele Gazetesi arşivinde dikkat çekici bir veri yer alıyor. O dönemde şehrin trafiğinde 2 bin 381 motorlu ve 1583 motorsuz araç bulunuyordu. Fayton ve bisikletlerin önemli bir ulaşım aracı olduğu şehirde motorlu taşıtların büyük bölümünü resmi araçlar, kamyonlar ve otomobiller oluşturuyordu.
BUGÜN 179 BİNDEN FAZLA ARAÇ VAR
Aradan geçen yaklaşık 60 yılda Diyarbakır’ın araç sayısı katlanarak büyüdü. TÜİK’in Haziran 2025 verilerine göre kentte trafiğe kayıtlı 179 bin 694 motorlu taşıt bulunuyor. Bu araçların 25 bin 398’i motosiklet. Motosikletler, şehirdeki toplam taşıtların yüzde 14’üne denk geliyor.
MOTOSİKLETLERDE CİDDİ BİR ARTIŞ VAR
1967’de yalnızca 207 motosikletin bulunduğu Diyarbakır’da bugün bu sayı 25 bini aşmış durumda. Bu tablo, kentin ulaşım kültürünün yıllar içinde nasıl değiştiğini ve geliştiğini ortaya koyuyor. Ancak artış beraberinde sorunları da getirdi. 2000’li yılların başında şehrin bir ucundan diğerine geçmek ortalama 10 dakika sürerken, günümüzde bu süre çoğu zaman bir saati aşıyor.

ARTIŞLA GELEN SORUNLAR
Bunun başlıca nedeni, göçlerle artan nüfus ve buna paralel olarak yükselen araç sayısına rağmen, kentin toplu taşıma altyapısının yeterince geliştirilmemesi. Metro veya tramvay gibi raylı sistemlerin hayata geçirilmemesi, Diyarbakır’ın mevcut araç yükünü taşıyamaz hale gelmesine yol açtı.
1967’de fayton ve bisikletlerin hakim olduğu Diyarbakır yollarında bugün binlerce araç öne çıkıyor. Yaklaşık 60 yılda araç sayısının 80 kat artması, kentin büyümesini ve ulaşım alışkanlıklarındaki dönüşümü gözler önüne sererken; trafik artık keyif değil, çoğu zaman çileye dönüşmüş durumda.





