Güneydoğu’da toplumsal cinsiyet düzeni-23

Daha eşitlikçi bir statüyü belirtmek üzere kadını,

“eşinin hayat arkadaşı” olarak niteleyenlerin oranı

ise 13,8’dir (Ökten 2004:160). Büyük oranda

eve/özel alana yönlendirilmiş kadınlar için, “evden

çıkış”ın kocanın ya da babanın iznine bağlı olduğu

bir mekansal sınırlamanın da söz konusu olduğu

gözlenmiştir. Bu durum büyük oranda akraba toplulukları

olan köylerde sıkı bir şekilde ilenmese

de köy dışı yerleşim yerlerinde daha sıkı bir

şekilde uygulanmaktadır.

Dolayısıyla “kadınların engellenmesi ve sınırlandırılması,

mekansal bir boyut da taşıyor. Evden

çıkmalarının izne balı olması, onların yaşam

alanları daralttığı gibi, yaşam repertuarlarını genişletmelerini

de önlüyor” (Sancar vd., 2006:26).

Geleneksel toplumlarda olduğu gibi bölgede

de otorite daha çok ya ve cinsiyet gibi fizyolojik

niteliklerden kaynaklanmaktadır. Dier bir ifadeyle,

otoritenin yalılar ve erkeklerde toplandığı geleneksel

ailede baba ya da kocanın sözü geçerlidir. Aile

içinde, büyük bir oranda babanın aile içi otorite

olarak belirdiği, kadının köy içerisindeki konumuna

ilişkin verilen cevaplar da kadının erkeğe bağımlı

ve ikincil bir konumda olduğu araştırma sonuçlarından

açıkça görülmektedir.