Osmanlı devrinde en geniş ve en önemli eyaletlerden birinin merkezi olan Diyarbakır, aynı zamanda doğuya sefer yapan orduların da hareket üssü ve kışlağı olmuştur. Bu nedenle diğer eyaletlere nispetle, en çok muharip çıkaran beylerbeylerin karargahı konumundadır. Diyarbakır bu müstesna durumu icabı olarak fethi müteakip bilhassa XVI. yüzyıl boyunca büyük kalkınma ve bayındırlık faaliyetlerine sahne olmuştur. 

Hem Adıyaman hem Diyarbakır bunu beklemiş! Hem Adıyaman hem Diyarbakır bunu beklemiş!

DİYARBAKIR'A GELEN İLK OSMANLI PADİŞAHI KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN'DIR
Diyarbakır'a gelen ilk Osmanlı Padişahı Kanuni Sultan Süleyman'dır. Birinci gelişi ilk İran seferi sonrasıdır. 27 Ağustos 1535 de Tebriz'den hareket eden Kanuni Sultan Süleyman, Hoy, Erciş ve Ahlat üzerinden 20 Ekim 1535 Çarşamba günü Diyarbakır'a gelmiştir. Diyarbakır'da 22 gün kalan Kanuni, kendi emriyle 1526 (H. 933) yılında genişletilen İç Kale'de incelemelerde bulunmuştur. 5 Ekim 1535 gününe rastlayan Cuma namazını Ulu Camide kılan Kanuni, 11 Ekim 1535 Perşembe günü şehirden ayrılmıştır.

İKİNCİ KEZ İRAN İÇİN DİYARBAKIR’A GELDİ
Kanuni Sultan Süleyman ikinci İran seferine giderken tekrar Diyarbakır'a uğramıştır. Halep'ten gelen Kanuni, yolda hastalanmış, bu nedenle istirahat ve tedavi için bir müddet Karacadağ yaylalarında kalmıştır. Kanuni Sultan Süleyman'ın "Halk içinde mu'teber bir nesne yok devlet gibi Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi” Bir nefes sıhhatin iktidar/devletten daha önemli olduğunu dile getirdiği şiirini bu sırada kaleme aldığı rivayet edilmektedir.

HAMRAVAT SUYU TESİSLERİNİ GEZMİŞTİR
29 Eylül 1549'da Diyarbakır'a gelen Kanuni, burada kendisine katılan Vezir Ahmet Paşa'nın, düşman ordusunun firarını arz etmesi üzerine İran Şahı Tahmasp'ın Doğu Anadolu'ya saldırına karşılık vermek, Elkas Mirza'yı bir takım aşiret kuvvetleriyle salı içlerine akın yaparak, İsfahan, Kum ve Kaşan taraflarının vurulması için görevlendirmiştir. Bu arada daha önce verdiği emir üzerine 1543'te Vali Balı Paşa zamanında şehre getirtilen Hamravat Suyu tesislerini gezmiştir. Bol ve çok nefis olan bu suyun, şehrin güney-batısına 10 km mesafede bulunan Gözeli köyünden buraya getirilmesi için padişahın gönderdiği, Mimar Sinan'ın kalfası Kastamonulu Kasım Çelebi eşlik etmiştir. Kanuni, 4 Kasım 1549'da Diyarbakır'dan ayrılmıştır.

Muhabir: Onurcan GÜLER