Diyarbakır Coğrafyası-15

 Diyarbakır Coğrafyası-15

 

Güneydoğu Toroslar

Köy ve mezralar, dokuları Doğu

Anadolu’daki kadar sık olmasa da, toplu

yerleşmelerdir. Halkı, bir merkez etrafında

toplamaya zorlayan amil, tarih

boyunca uğradıkları istilalardır. Zira

korku, insanları dayanışmaya ve bir

araya gelmeye zorlar Kışlamaya gelen

konar- göçerlerin oturduğu kıl çadırlar

bir yana bırakılırsa, taşın nispeten az

olduğu Diyarbakır havzası tabanındaki

kır yerleşmeleri, bir avlu içinde kerpiç

ve düz damlı evlerden oluşur. Sofanın

bir taraftan iki oda; diğer tarafında

mutfak ile kilerin bulunduğu bu meskenlerde,

sıcağa karşı bir tedbir olarak,

pencereler küçük tutulmuş; fakat insanı

serinleten hava akımını sağlamak amacıyla

sofaya, karşılıklı iki kapı verilmiştir.

Güneydoğu Toroslar’a yaklaştıkça, iklim

koşullarının uygunluğu özellikle de yağışın

artması, tarımsal üretimi arttırmış

ve böylelikle hem yerleşme sayısının

hem de nüfus yoğunluğunun artmasına

neden olmuştur.

Osmanlıların son dönemlerinde, Güneydoğu

Toroslar’da yaşayan fakir çobanların

sık sık yağma ettiği bu alan

yerleşmelerinin merkezlerinde evler,

yüksek duvarlarla kuşatılmış birer kaleden

farksızdır. Harp, istila ve asayiş

bozukluğu evin şekli gibi yerleşme şekli

üzerinde de etki yapar. Eskiden beri

harp ve istilalara sahne olan yahut asayişi

uzun zaman bozuk giden Güneydoğu

Anadolu Bölgesi’nde yerleşme genel

olarak topludur diyebiliriz. Tabii ki bu

toplanmayı da korunma ihtiyacı doğurmaktadır.