Hayvanlar Köle Veya Birer Eşya Değildir

3 yıl öncesine kadar veganlık hakkında hiç bir bilgim yoktu. Henüz lügatıma dahi girmemişti böyle bir kelime.  Vejetaryenlik hakkında tek bildiğim ise; "Ete alerjisi olan kişiler."  Evet, alerjik bir hastalık olarak düşünüyordum vejetaryen. İşin etik/ahlâki kısmı hiç aklıma gelmedi bile, zaten gelemezdi de.  Hayvanları yememek neden etik değerler ile çelişsindi ki? Onlar bizim için yaratılmamış mıydı? Gökten koç indirmemiş miydi Allah? Eşref-i mahlukât değil miydik bizler? Hem bir inek veya bir koyun kesilirken acı çekmezdi ki. Teslim olurdu. Hem de büyük bir minnetle!

 

Sömürülmek için, yenilmek için varlardı bu hayatta.  Evet, tamamen böyle düşünüyordum.  Çünkü böyle öğretildi bana. Ve hiç sorgulamadım bu durumu. Tek derdim, Köleliği lanetleyip, özgürlüğü savunmaktı.  Alanlarda halkların kardeşliği adına sloganlar atmaktı tek derdim.

 

Peki ya diğer halklar. İnsan dışındaki diğer türler. Onlar hiç aklıma bile gelmedi.  Köleliğe lanet okurken, köleleştirdiğimiz inekleri göremeyecek kadar kapalıydı gözlerim.  Özgürlüğü sadece kendi türüm için savunurken ne kadar da tutarsızmışım oysaki.  Anladım...

 

Anladım ki; devrim istiyorsam, önce kendi içimde devrim yapacaktım. Irkından dolayı veya cinsiyetinden dolayı kimseyi hor görmüyorsam, türünden dolayı da hor görmeyecektim kimseyi.  Mesela bir ineği kendimden aşağı görmemeliydim.

 

Tesadüfen gördüğüm bir cümleyi takip ettim ve sonrasında hayvanların bizim kardeşlerimiz olduğunu öğrendim.  Bizim için yaratılmadıklarını ve tıpkı bizim gibi birey olduklarını...  Köle değildi onlar veya birer eşya...

 

Sonrası çorap söküğü gibi geldi. Tutarlı davranmam gerekiyordu artık. Özgürlük istiyorsam, önce özgürleştirmeyi bilecektim.  Barışı savunurken, şiddetten beslenmeyecektim.

 

Daha fazla uzatmadım, vegan oldum. Bir gün uyandım ve artık hayvan kardeşlerimi mal ve kaynak olarak görmemeye karar verdim.

 

Bu hiç de zor olmadı. Vegan olmak gerçekten çok kolay. Yiyecek şeyleri dert etmeyin, o kadar çok şey var ki. Hem yediğiniz peynirin ve etin tıpkısının aynısı da mevcut. Bitkisel temelli.  Ha bu arada vegan olmak pahalı falan da değil ki zengin biri de değilim ben mesela. Gidip de ejder meyvesi yemiyorum yani :) Gojiberry, smothie bilmem ne zımbırtıları. Bildiğiniz pazardaki sebze meyveler, aktardan aldığım baklıyatlar vs. Her neyse demek istediğim şu; Vegan büyütülmedim ben.  27 yıl boyunca hayvanları zevkle yedim ve sömürdüm. Evet, büyük bir zevkle hem de.

 

Kimse bana veganlıktan bahsetmedi bile.  Bahsetseydiler, daha önce vegan olurdum.  Yani siz şanslısınız, size veganlıktan bahsediyorum şu an. Bunu değerlendirin. İçinizdeki iyiye kulak verin. Kötü olduğunuza inanmıyorum. İçinizde mutlaka iyilik ve şefkat var. Onu dinleyin lütfen.

 

Koşulsuz sevgi ve BİR' lik inancıyla bakın evrene, herkeste ve her şeyde kendinizi görün.