Hafızalardakilerle 2023 seçimine doğru
Türkiye’de yaklaşık 85 milyon kişi; milyonlarca can alan koronavirüs, her gün yükselişe geçerek TL’nin değer kaybetmesine neden olan dolar ve garip vatandaşı kuru bir ekmek dahi alamayacak duruma getiren fahiş fiyat ve zamları son 2 yıldır hafızasına kazımış durumda. Ekonomik krize neden olun bu duruma haklı olarak tepki gösteren vatandaş, hafızalarındakilerle birlikte 18 Haziran 2023’te yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimlerine doğru adım adım yürüyor.
Seçim anketleri ve siyasi partilerin seçim hazırlıkları sürerken iğneden ipliğe yapılan fahiş zamlar nedeniyle ekonomik krizle boğuşan ve gittikçe daha da fakirleşen garip vatandaş ise kan ağlıyor. Özellikle de Rusya ve Ukrayna arasında aylardır süren savaş hem dolar ve fiyat yükselişine hem de gıda krizine yol açmış durumda. Hal böyleyken Türkiye’de ekmekten suya, gıdadan tahıla, enerjiden akaryakıta, tekstilden temizlik ürünlerine, meşrubattan kuru yemişe, ilaçtan otomobil sektörüne kadar her şeyin fiyatı katlanabildikçe katlandı ve garip vatandaş bu durum karşısında açlıkla, açıkta kalmakla adeta sınanmaya çalışıldı.
Hayat pahalılığı ve ağır şartlar altında ezdirilen vatandaşın eli belinden bir türlü düşmezken, 2021 yılında 2825 TL olan asgari ücretin, AK Parti iktidarı tarafından 2022 yılında 4250 TL’ye çıkarılması bile vatandaşı düştüğü bataklıktan, çaresizlikten, yokluktan kurtarmaya yetmedi. Ocak 2022 yılında asgari ücrete yapılan bu zamla birlikte bütün ürün ve kalemlere de fahiş zamlar yapılarak yeni asgari ücret çalışanın cebine daha girmeden mum gibi eriyip yok olurken, çalışanların hevesi ise her zaman ki gibi yine kursağında kaldı.
Yokluk içinde geçindirilmeye çalışılan vatandaşın çırpındıkça daha da battığını, zamların arttıkça daha da arttığını, ekonomik krizin gittikçe daha da derinleştiğini gören AK Parti iktidarı, 2022 yılı içinde ikinci kez asgari ücrete zam yaparak yılbaşında 4250 TL olan asgari ücreti 1 Temmuz’da geçerli olmak üzere 5550 TL’ye çıkardı.
Son yıllarda ekonomik kriz yüzünden alım gücü dibe vuran vatandaşın ayakta kalma mücadelesi ve mecalinin kalmadığını gören iktidar, asgari ücrete yaptığı bu son zamla birlikte vatandaşa bir nebze de olsa ‘nefes aldırdı’ diyebiliriz.
Vatandaş, ülkedeki fahiş zamlar ve hayat pahalılığından (belki de haklı olarak) her ne kadar AK Parti iktidarını sorumlu tutsa da, ‘küresel bir sorun ve küresel bir fiyat artışıdır’ diyen AK Partili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise bu yıkıcı ve öldürücü tablo karşısında her seferinde vatandaştan (milletten) hep ‘sabır’ istedi.
Fahiş zamlar, ödenemeyen fatura ve banka kredileri altında ezdirilerek geçindirilmeye çalışılan vatandaş, sabrın artık tükendiği, bıçağın artık kemiği deldiği bir durumda kendilerinden her zaman ‘sabır’ isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan fahiş zamların geri alınması ve fahiş fiyatların düşmesini sabırsızlıkla istiyor.
Ekonomik krizin derinleştiği Türkiye’de özellikle de son 2 yılda serbest piyasanın da neden olduğu zam ve fiyat artışlarının tavan yapmasıyla ayakta duramayan garip vatandaş, hafızasına kazıdığı (hafızasına kaydettiği) bu yıkıcı ve öldürücü tabloyla 2023’teki genel seçimlere doğru yol almış vaziyette.