İslam'da Ahlak -3
İSLAM TARİHİNDE VE KUR'AN'DA AHLAK
Cahiliye Dönemi'nde yani İslam öncesi zamanlarda Arap halkının ahlak ve davranış anlayışları hakkında o zamanların belgelerinden çıkarımlar yapılmıştır. O zamanların edebiyatları ve belgelerinde hiçbir suretle ahlâk ya da ahlâk benzeri bir kelime bulunmamaktadır. O zamanların Arap halkı kabileci ve yalnızca dünyevî düşüncelere sahip insanlardı. Ölümden sonra hayata inanmaz, bu dünyanın zevki ve tadını çıkarmaktan başka bir şey düşünmezdi. Daha çok bencil, kibirli ve ahlak terimine aykırı davranışlar gösteren insanlardı. Edebiyatından ve belgelerinden de anlaşıldığı gibi sadece kadın, aşk, şarap ve savaş konularıyla ilgilenirlerdi.
Arap Kabilelerinin bu hayat tarzları ve davranışları ahlaklı ve erdemli bir toplum oluşturmaya tamamen tersti. Bu doğrultuda Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) ahlâki ve dini bir Müslüman alemi, bir toplum oluşturma amacıyla yola çıktı. Cahiliye Dönemi Araplarının koyu putperest görüşleri ahlaklı ve müslüman bir toplum için engeldi. Hz Muhammed (s.a.v.) İslam'ın öğretileri doğrultusunda insanlara ahlaklı olmayı ve ahlaklı bir toplumun temelini oluşturmayı hedeflemişti. Bu doğrultuda öğrettikleri arasında: Allah'u Teala'nın yarattıklarına karşı merhametli olmayı, insanların birbirine karşı iyi ve dürüst olmasını, birbirlerine güvenmelerini, kötü eğilimlerin hepsinin bastırılmasını, yerine sevgiyi, merhameti, fedakarlığı ve samimiyeti önermiştir. Bunlar gibi daha çok sayıda faziletli davranış İslam Ahlakının konusudur ve toplumda ahlak oluşmasının temelidir.