Yardım Kolilerine Kitaplarımızı da Bırakalım

Birçoğumuz çok iyi bilir ki ilk ayet "ikra"dır. Yani "Oku"dur. Akabinde Ayet-i Kerim'e devam eder ve ardından "Yaradan Rabb'inin Adıyla Oku" lafzı gelir. Toplumda bu ayetin sadece Kur'an'ı Kerim'i okumak için indirildiği düşünülse de, olaya geniş bir pencereyle baktığımızda, esasında her türlü hususa istinaden kitaplar okumamız gerektiği fikriyatı da doğabilmektedir.

 

Ve maalesef ki son zamanlarda kağıt fiyatlarına gelen zamlarla beraber okumayan, araştırmayan, proje üretmekte sorunlar yaşayan milletiz kendini tam salarak okuma alışkanlığını hemen hemen tamamen yitirme noktasına geldi. Nitekim kitabı okuma aracı olarak görmek cehalete zemin hazırlamaktır. Çünkü nasıl yemek yemek ihtiyaç ise, su içmek gereklilik ise, kitap okumak da yerine getirmemiz gereken günlük vazifelerin içinde yer almaktadır.

 

Özellikle köy okullarında yaşayan sabilerimiz, çocuklarımız, geleceğimiz ve aydınlık bebelerimiz değil kitap okumak, kitaba ulaşmakta bile sorun ve sıkıntılar yaşanmaktadırlar.

 

Bu konulara istinaden kent içinde bir takım kitapsever dostlarımız çalışmalar yapmaya çalışsa da, köy okullarına kitap desteğinde bulunmaya gayret etse de pek tabii ki bu yetersiz kalıyor. Bu sebepledir ki mutlaka ama mutlaka bu soruna bir el atmak gerekmektedir.

 

İmdi, benim nacizane tavsiyem Ramazan kolilerine kitapların da bırakılması yönündedir. Eğer ailelerin tespiti sırasında çocuklara da ulaşılabilinirse ve onlara kitap yardımında bulunulursa inanıyorum ki hem bu dünyada, hem de öteki dünyada mükâfatı ziyadesiyle çok olur. Hiç şüphesiz ki yiyecek yardımı karnı tok eder, kitap yardımı ise zihni tok eder. Her şeyden ziyade geleceğin aydın gençlerini yetiştirip toplumun hizmetine sunmak kadar daha hayırlı ne olabilir?

 

İletişim Fakültesi öğrencileri şu konuyu çok iyi bilir ki; Maslow, bir teori ortaya atarak ihtiyaçlar hiyerarşisini belirler. Burada en önemli ve en kıymetli kilit nokta ise şu maddesidir, “Kendini gerçekleştirme gereksinimi.” Yani erdemli, yaratıcı, içten, problem çözücü, önyargısız ve hakikatleri kabul ederek davranmak güdüsünden bahsetmektedir. İşte, bunu sağlayan en önemli ana etken de kitaptır. Yani kitap, mukaddes ve kadim bir ihtiyaçtır. Örneğin dini kitaplar, insanların okuyup bir şeyler elde etmesini sağlamak, iyiyi ile kötüyü ayırt etmek için insanoğluna sunulan kutsiyetlerdir ya da edebi kitaplar, sanatsal kitaplar, vb. her türlü aktarımın sağlandığı eserler kişiye tamamen yarar sağlamakla eş güdümlüdür…

 

Keza sözü de fazla uzatmadan sadede geçmek isterim. Bildiğiniz üzere Kovid-19 adı verilen ve ne yazık ki halen tüm dünyada etkisini sürdüren Koronavirüsün ülkemize verdiği en büyük zararlardan biri de, çocukları ve gençleri eğitimlerinden alıkoyması, mahrum bırakmasıdır. Her ne kadar MEB ve YÖK bu dezavatanjlı durumu sanal sınıflarla, online eğitimlerle gidermeye çalışsa da, eminim ki çok da büyük bir fayda sağlamadığını görmüşüzdür. Bunu giderebilmenin yolu nedir, öğrenciler evdeyken ellerine kitap verip, kendilerini geliştirebilmelerini sağlamaktır. İşte, burada Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinde bahsettiği husus ön plana çıkıyor. Kişinin kendisini gerçekleştirme gereksinimi. Bu gereksinimin asıl ana teması okunan kitaplar, elde edilen fikirlerle sağlanır. İş bu kapsamda Ramazan ayında bulunduğumuz süre zarfında birçok kamu kurumu, parti, vakıf, STK, vb. kuruluşlar ihtiyacı olan ailelere yardım paketleri ya da kolileri ile yardımcı olmaya çalıştılar. Ancak anladığım kadarıyla önemli bir diğer ihtiyaç maddesi, ürünü olan “Kitap(ları)” bırakmayı unuttular. Ramazan ayımızın bitmesine az bir süre kalmış olsa da, bu süre zarfında yardım paketlerine mutlaka ama mutlaka kitapların da bırakılması gerektiğini bilmeleri hususu kendilerine sunulmalıdır, aktarılmalıdır. Tabi bu fikirle sadece Ramazan ayında değil, ihtiyaç sahiplerine yapılan tüm yardım kolilerinde uygulanmasını da temenni ederim.

 

Sanat ile edebiyat ile sinema ile ve yaşamın tüm gereksinimleri ile bu aziz memleketi en güzel yerlere getirecek, kutsal kent olan Diyarbekir’imize en güzel hizmetleri sunmanın yolunu arayacağımız diğer yazımızda görüşmek dileğiyle, hoşça kalın…