Sıcak iklimin serinleten çözümlerinden biri olan Diyarbakır’daki kabaltılar, iklim değişikliği ve ihmallerle yok olma tehdidi altında.

Yapılan saha çalışmaları, kabaltıların sadece estetik değil aynı zamanda işlevsel birer koruma alanı olduğunu ortaya koyuyor.

Diyarbakır'ın Sur içi bölgesi, kavurucu yaz sıcaklarının etkisinden korunmak için yüzlerce yıldır doğal yöntemlere başvuruyor. Bu çözümlerin en etkilisi olan kabaltılar, bugün hem kültürel miras hem de iklimle başa çıkma aracı olarak yeniden gündemde. Ancak, 2024 tarihli Dicle Üniversitesi çalışmasına göre bu yapıların çoğu ciddi yapısal hasarlarla karşı karşıya.

Kabaltı nedir: Kabaltılar, dar sokaklarda iki yapı arasında inşa edilen taş kemerli ve tonozlu geçitlerdir.

Üstü kapalı bu geçitler, yaz aylarında sokak sıcaklığını düşürürken, kışın da yağmurdan koruma sağlar. Aynı zamanda mahalle sakinleri için sosyal bir buluşma noktasıdır. Gözlemsel İncelemelerin Bulguları: Dicle Üniversitesi'nden İlkay Mizgin Budak ve Nursen Işık’ın yürüttüğü saha çalışmasına göre, incelenen 8 kabaltı yapısında şu hasarlar gözlemlendi:

İklim kaynaklı hasarlar: Aşırı sıcaklık değişimleri taşlarda renk değişimi, çatlama ve ayrışmalara yol açmış. Ahşap kirişlerde kabuklanma ve çürüme görülmüş.

Malzeme kaybı: Bazalt taş, ahşap ve tuğla gibi geleneksel malzemelerde fiziksel ve kimyasal bozulmalar tespit edildi. Sıvalarda dökülme, ahşap yüzeylerde deformasyon yaygın.

Kullanıcı hataları: Özellikle modern müdahaleler büyük zarar vermiş. Kamera montajı için taşların delinmesi, kabaltıların betonla sıvanması, tesisat borularının döşemeyi delerek nem oluşturması gibi pek çok örnek mevcut. Prof. Dr. Nuray Bayraktar da bu bulguları destekleyerek, "Kabaltılar sadece serinletici unsurlar değil; kamusal hayatın parçası ve mimari belleğin taşıyıcısıdır" diyor.

Ne Yapılmalı? Uzmanlara göre kabaltıların korunması için restorasyon çalışmalarına derhal başlanmalı. Ayrıca bu yapılar, iklim krizine karşı doğal ve sürdürülebilir bir çözüm olarak yeniden değerlendirilmeli. Aksi takdirde, hem tarihi doku hem de kent iklimine uyum açısından önemli bir değer yitirilecek.

Kaynaklar:
Budak, İ. M. & Işık, N. (2024). "Diyarbakır’daki Cumba ve Kabaltılarda Gözlemsel
İncelemelerle Yapısal Sorunların ve Hasarların Tespiti". International Refereed Journal of Design and
Architecture, Sayı 31. - Bayraktar, N. (2022).
"Diyarbakır’da Geleneksel Sokak Dokuları ve Kabaltılar".
Mimarlık ve Şehircilik Dergisi. - TMMOB Mimarlar Odası Diyarbakır Şubesi Yayınları (2023) - Dicle
Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, "Suriçi Kabaltı Envanteri" saha raporu (2021)
Bu haber, göz ardı edilen tarihî mimarimizin sadece bir estetik değil, aynı zamanda hayatta kalma
stratejisi olduğunu hatırlatıyor.