Bu anlamlı buluşmanın fitili, Gönül Kapısı Ben-u Sen Grubu Başkanımız Abdurrezzak İnal’a ulaşan nazik bir davetle ateşlendi.
Diyarbakır Türkmenleri Derneğinin daveti üzerine, “davete icabet gereklidir” diye düşünerek, bizler de Türkmen kültürünün izlerini taşıyan Bismil ilçesine bağlı olan ve kardeşlik çağrısının yükseldiği Türkmenhacı Köyünün sıcak atmosferine doğru yola çıktık.
Bu davet, bu etkinlik, bu festival, bu şenlik ve panayır havası bilgi dolu panel ile farklı resimleri bir araya getirerek, vatanın bölünmez bütünlüğüne yönelik inancı bir kez daha tazeledi. Köyün sıcakkanlı insanlarıyla birlik ve beraberliğin en güzel örneklerinden birini yaşadık.
Farklı kültürlere gelenek ve göreneklere inançlara sahip insanlar ayrılmazlar. Zenginliklerin içinde nice güzellikler gizli saklı hikmet sahibidirler ve barış içinde yaşamak zorundayız çünkü menzili Hak ve kardeşliği hissettiğimiz bir şehirdir Diyarbakır iz bırakanlar unutulmazlar ve bu anlamlı buluşmaya sadece yöre halkı değil, çeşitli STK temsilcileri ve dernek başkanları ve üyeleri dışında şehir dışından da 120 değerli misafir katılarak gönüllüleri birbirine bağlar Diyarbakır Türkmenleri Örneğinde olduğu gibi yürekleri ısıtan birlik, beraberlik ve dayanışma duygularını pekiştirmek amacıyla çalışmalarını verimli bir şekilde profesyonelce sürdürüyorlar.
Program, köydeki Alevi Türkmenleri şehit mezarının ziyaretiyle başladı. Alevi Bektaşi Veli Erenleri Yörük Türkmen samimi dualar “Allah Allah” nidaları eşliğinde vatan uğruna can veren kahramanlarımızı rahmetle anarak, Vatanın kalbinde kardeşlik çağrısı yaptılar.
Şehidimizin huzurundan ayrılıp, programın başlayacağı alana geldiğimizde coşkulu bir şekilde okunan İstiklâl Marşıyla milli birlik ve beraberliğimizi yeniden keşfetmenin mutluluğunu yaşıyoruz.
Gençlerimiz “Bütün Evren Semah Döner” diyerek semahın ritmiyle büyüyen umut çiçekleri projesini hayata geçirdi. Gençler hayata her daim pozitif düşüncelerle bakan kazanır. Alevi kültürünün derinliklerinden gelen bu hemhal hâli ritüel, Hakk Teâlâ’ya teslimiyetimizi gençler hoşgörü dolu bir tablo ile çizdiler.
Bu arada etkinlik kapsamında düzenlenen panel ise, Türkmenler hakkında detaylı geniş bilgi veriyordu. Panele katılan akademisyenler Türkmenlerin tarihi, kültürel zenginlikleri ve yaşadıkları coğrafyalar hakkında değerli bilgiler aktardı. Sayın Abdurrezzak İnal konuşmasında “Allah'ın nazargahı olan insanda mevcut olan ve her şeyin orda başladığı ve orda bittiği Gönül Kapısı Ben-u Sen’den sizlere selâm getirdim” diyerek sözlerine devam etti. Konuklara hitaben ‘Şimdi ben nasıl konuşayım, arkamda kimin olduğunu görüyor musunuz, kim var benim arkamda, Hz Peygamberin amcasının oğlu, Hz Fatıma’nın beyi, ilmin kapısı, Haydar-ı Kerrâr, Şahı Merdan, Aliyyel Mürteza, Ayaklı Kuran, Allah’ın aslanı, Zülfikar’ın sahibi ve Ehlibeyt’in babası olan Hz Ali'nin önünde nasıl konuşayım, edebim buna imkân verir mi? Bir müslüman, Allah'a teslim olmuş gönül ehli birisi olarak, hepinizi saygıyla, sevgiyle muhabbetle selâmlıyorum. Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz içindir’ diyerek sözlerini noktaladı.
Birbirimiz ile bu kadar iç içe geçmiş bir şekilde farklı renklerde kökenlere sahip olduğumuzu ve ortak bir zeminde buluşmanın heyecanı ve mutluluğunu taşırken diğer tarafta birbirimize sıkı sıkıya kenetlenerek omuz omuzayız. Gönül Kapısı Ben-u Sen üyesi Gülsüm Hanım, genç yaşta eşini kaybetmiş olan dört çocuklu bacımızın evini ziyaret etti, kahvesini içip, namazını evinde kılarak, acıları paylaşıp dertleşti, diğer üyeler Cemevinde namaz kılarak misafirperver Türkmenhacı köyü hacılarımıza teşekkür ediyoruz dediler. Gün içinde ve sonunda verilen yemekte sofra duaları ile nimetlere şükür Elhamdülillah. Bizler eksilttik, Rabbim artırsın inşallah.
Bütün gün çocukların sofralardaki çöpleri büyük bir özveriyle toplaması, tertib ve düzen içinde yemek ve çay dağıtması dikkatimizi çekti, sordum çocuklara size bu görevi kim verdi? “Dedemiz verdi” ve eklediler. “Biz bunu severek gönüllü olarak yapıyoruz” dediler. Eğitim önemlidir! Alevi Dedemize teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Köyde bir evin damındaki su deposu üzerindeki “Ölüm Var” temasıda oldukça önemliydi. Ölüm var Ademoğlu diye hatırlattı.
Birbirinden anlamlı deyişler, türküler, sazlar, sözler ile devam etti gönüller birbirine bağlandı.
“Mademki ben bir insanım Hakkın varlık deryasıyım mademki ben bir insanım insan hakta hak insanda ne ararsan var insanda”. Cemevi gönül dergahında eğitilen dervişler halife olarak çalışmaya başladıklarını söylediler gönül aşıkları.
Turnalar döndü semah içinde. Hak için dönüldü aşk başkadır. Horon bizim, halay bizim semah Bizim. Medet ya Ali. Adı güzel kendi güzel Muhammed (sav) efendimizin kavli ile birlikte paylaşarak uyanmamak mümkün değil ümmetin kalbi kırık dökük mazlum mağdur İslâm coğrafyasında Kudüs İslâm şehridir diyorlar hepimiz taşın altına elimizi koyduk, Türkmenhacı Köyünde kardeşlerimizle birlikteyiz.
Kardeşlik çağrısının Diyarbakır'dan böylesine güçlü bir şekilde yükselmesinde öncü rol üstlenen Diyarbakır Türkmenleri Derneği Başkanı Sayın Cumali Kahraman'ın vizyonu ve değerli katkıları takdire şayandır. Kendisine ve tüm dernek üyelerine bu anlamlı buluşma için teşekkür ederiz. Kahraman Türkiye Cumhuriyeti doğdu. Misafirperverlikleri ve özverili çalışmaları sayesinde bu kardeşlik buluşması amacına ulaşmış ve kardeşlik duygularımızı perçinleyen değerli adımlar olarak tarihteki yerini aldığını ifade etti. Ve o kadar ince düşünülmüş ki verilen alınan hediyeleşmeler buluşmalar tek vücut olarak devam ediyoruz dediler.
Son olarak; Misafirperver Türkmenhacı köyüne, Diyarbakır Türkmenleri Derneğine Gönül Kapısı Ben-u Sen olarak selamlar saygılar sunuyoruz.
“Nasip olsun inşallah
Kadir mevlam yardım etsin
Kızıl gelin elimizden tutsun”
Çok güzel bir tevafuk ümmetin yıldızları artık barışalım denesinler değil mi derinliğine inince önemlidir kardeşliği hissettiğimiz bir şehir olduğunu bir kez daha gösterdi Diyarbakır büyükşehir belediyesi barış içinde yaşamak zorundayız diye düşü Sayın Valimiz Sayın Büyüklerimiz çok kıymetlisi iz bırakanlar unutulmazlar.